Rahim iç zarı da denilen "endometrium" her adet kanamasında rahim içinden dökülen dokudur. "Endometrial hiperplazi" bu rahim iç zarı dokusunun normalden fazla kalınlaşması ile karakterize bir durumdur. Rahim kanserlerinin çoğu da ( Endometrium Kanseri ve Uterus Sarkomu ) yine bu dokudan gelişmektedir.
Normalde, endometrium dokusu bir adet dönemi boyunca yumurtalıktan salgılanan estrojen ve progesteron hormonlarına cevap verici özelliğe sahip olup bu hormonlar bir adet periyodunda belirli bir düzen içersinde salgılanır.
Overlerden (yumurtalıklardan) salgılanan estrojen hormonu endometrium dokusunun büyümesi ve kalınlaşmasına neden olur. Endometrium dokusu belirli bir kalınlığa ulaştıktan sonra salgılanan progesteron hormonu ise bu kalınlaşmayı durdurur ve belirli bir süre sonrada adet kanaması ile bu dokunun dışarı atılmasını sağlar.
Polikistik Over Sendromu gibi yumurtlama problemi olan (anovulatuar) kadınlarda progesteron hormonu salgılanmaz. Bu durumda estrojen hormonu kontrolsüz bir şekilde endometrium dokusunu etkiler. Endometrium sürekli bir şekilde tek başına salgılanan estrojene maruz kaldığında "Endometrial hiperplazi" denilen rahim iç zarının kalınlaşması olayı gerçekleşir.
Endometrial hiperplazi, rahim (endometrium) kanserine dönüşebilme potansiyeli olan bir hastalıktır. Bu nedenle tedavisi yapılmalı ve hasta takip edilmelidir.
Endometrial hiperplazisi olan kadınlar düzensiz adet kanamalarından şikayetçidir. Bu durum genel olarak 40 yaşından sonra ortaya çıkar. Yine, kilolu bayanlar, vücutta biriken estrojen hormonunun normalden fazla olması nedeniyle bir rahim kanseri öncüsü olabilecek olan endometrium hiperplazileri açısından risk atındadırlar.
→Endometrial Hiperplazilerde (rahim zarı duvarı kalınlaşması) Tanı Nasıl Konulur?
Yapılan bir ultrasonda görülen rahim içi zarının kalınlaşması sonucunda, rahim içersinden alınacak dokunun (biopsinin) patolojik incelemesiyle tanı kesinleştirilir.
Alttaki resimde, yapılan vajinal ultrasonda kalınlaşmış bir endometrium (rahim iç zarı) izlenmektedir.
Ultrasonda rahim içi zarındaki kalınlaşma görüldükten sonra, rahim içinden parça alınması yani "biopsi" iki şekilde yapılabilir:
Full (Tam) küretaj veya Kürtaj Pipelle ile biyopsi
"Full küretaj" denilen rahim içi dokunun tümden temizlenerek alınması ile hem kesin tanı konulur, hem de rahim içi doku tamamen temizlendiği için hastanın kanaması durur, böylelikle de tedavi edici özelliği vardır. Basit hiperplazilerde yapılan tek bir full (tam) küretaj ile bile hasta tedavi olabilir. Burada yapılan küretaj işlemine "Probe küretaj (Tanı amaçlı küretaj)" adı da verilmektedir.
Küretaj yani "rahim içinin temizlenmesi" işlemi lokal (uyuşturularak) veya genel (uyutularak) anestezi yöntemlerinden birisiyle yapılabilir.
Rahim içi dokusunun incelenmesindeki diğer bir yöntem ise "pipelle" denilen özel ince, plastik bir kanül (boru) yardımı ile biopsi işleminin yapılmasıdır. Bu işleme "Pipelle biopsi" adı verilir.
Pipelle biopsi işlemi için anestezi gerekmez, oldukça kolay ve ağrısızdır; ancak rahim içi tam olarak kazınmadığı için tedavi özelliği olmayıp yalnızca tanı konulması amacına yöneliktir.
Hangi yöntemle olursa olsun, alınan materyal (örnek parça) mikroskobik değerlendirme için patolojiye gönderilir.
Patolojik tetkik sonucu;
Basit hiperplazi: Rahim içi dokusunun basit ve yaygın (diffüz) kalınlaşmasını tarif eder. Eş anlamlı olarak "Kistik Glanduler Hiperplazi" terimi de kullanılmaktadır.
Kompleks Hiperplazi:
Fokal Kistik Hiperplazi: Rahim içinde belirli bölge ile sınırlı (lokalize) hiperplazileri tarif eder. Hiperplazinin daha hafif bir formudur.
Atipik Hiperplazi: Bunların kansere dönüşme ihtimali daha yüksektir.
Ayrıca patolojik tetkik, hiperplazinin kansere dönüşme potansiyeli hakkında da ipuçları vericidir. Alınan örnekte patolojik olarak "atipi" olup olmaması önemlidir.
→Endometrial Hiperplazilerde (rahim zarı kalınlaşması) Tedavi Yaklaşımları
Tedavi, endometrial hiperplazinin derecesine ve hastanın çocuk istemine bağlıdır.
Basit hiperplazi veya fokal kistik hiperplazilerde genellikle 3-4 ay boyunca ağızdan alınan (oral) haplar şeklinde progesteron tedavisi verilerek hasta takip edilir. Genelde bu süre sonunda ikinci bir biopsi (Revizyone küretaj) yapılarak tedaviye cevap alınıp alınmadığına bakılır.
Hiperplazinin kansere dönüşme potansiyeli yüksek, kansere öncü hücrelerin bulunduğunu gösteren "atipi bulguları" mevcut veya hasta istediği çocuk sayısı tamamlanmışsa ameliyatla rahim alınabilir (Histerektomi operasyonu).
Rahim Zarı Kalınlaşması: Endometrial Hiperplazi
Rahim zarı kalınlaşması, kadın üreme sisteminin önemli bir bileşeni olan endometriumun (rahim iç zarı) anormal bir şekilde kalınlaşması durumunu ifade eder. Endometrial hiperplazi, hormonal dengesizlikler, östrojen fazlalığı, obezite, diyabet ve polikistik over sendromu gibi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu yazıda, endometrial hiperplazi konusunu daha ayrıntılı bir şekilde ele alacak, nedenlerini, belirtilerini, teşhis ve tedavi yöntemlerini inceleyeceğiz.
1. Endometrial Hiperplazi Nedir? Endometrial hiperplazi, rahim iç zarının anormal şekilde kalınlaşması durumudur. Normalde, her adet döngüsünde rahim iç zarı kalınlaşır ve hamilelik olmazsa dışarı atılır. Ancak hormonal dengesizlikler veya diğer faktörler nedeniyle bu zar, normalden daha fazla kalınlaşabilir. Endometrial hiperplazi, kadınların doğurganlık çağında, özellikle menopoz öncesi dönemde daha sık görülür.
2. Nedenleri: Endometrial hiperplazinin ana nedeni hormonal dengesizliklerdir. Özellikle östrojen hormonu ile progesteron hormonu arasındaki dengenin bozulması, endometriumun aşırı büyümesine neden olabilir. Diğer nedenler şunları içerebilir:
Polikistik Over Sendromu (PCOS): Yumurtalıklarda oluşan hormonal dengesizlikler endometrial hiperplaziye katkıda bulunabilir.
Obezite: Vücutta yağ dokusu östrojen üretebilir, bu da hormonal dengesizliği tetikleyebilir.
Diyabet: Şeker hastalığı, endometrial hiperplazi riskini artırabilir.
Hormonal Tedaviler: Uzun süreli östrojen kullanımı veya eksik progesteron tedavisi endometrial hiperplazi riskini artırabilir.
3. Belirtiler: Endometrial hiperplazi genellikle belirti vermez ve çoğu zaman rutin bir jinekolojik muayene sırasında tesadüfen tespit edilir. Ancak, bazı durumlarda şu belirtiler görülebilir:
Anormal Vajinal Kanama: Menopoz sonrası dönemde veya adet döngüsü dışında vajinal kanama görülebilir.
Ağrı: Pelvik ağrı veya cinsel ilişki sırasında ağrı olabilir.
4. Teşhis: Endometrial hiperplazinin teşhisi için çeşitli yöntemler kullanılabilir. Bunlar arasında şunlar bulunur:
Endometrial Biyopsi: Rahim iç zarından küçük bir örnek alınarak laboratuvar incelemesine gönderilir.
Ultrasonografi: Ultrasonografi ile rahim iç zarının kalınlığı ölçülerek hiperplazi belirlenebilir.
Histeroskopi: Bir tüp içinde kamera kullanılarak rahim içi görüntülenir ve anormal alanlardan biyopsi alınabilir.
5. Tedavi: Endometrial hiperplazinin tedavisi, hastanın yaşı, sağlık durumu, belirtilerinin şiddeti ve hiperplazinin tipine bağlı olarak değişir. Tedavi seçenekleri arasında şunlar bulunabilir:
Hormonal Tedavi: Progesteron içeren ilaçlar kullanılarak hormonal dengenin düzeltilmesi amaçlanır.
Cerrahi Müdahale: Şiddetli durumlarda, rahim iç zarının cerrahi olarak çıkarılması (histerektomi) düşünülebilir.
Lazer Terapisi: Hafif endometrial hiperplazi durumlarında lazer kullanılarak anormal hücrelerin yok edilmesi amaçlanır.
6. Önleme: Endometrial hiperplazinin tam olarak önlenebilmesi için bilinen spesifik bir yöntem yoktur. Ancak, düzenli jinekolojik muayeneler, sağlıklı bir yaşam tarzı, kilo kontrolü ve hormonal tedavilerin dikkatli kullanımı gibi faktörlerle risk azaltılabilir.
7. Sonuç: Endometrial hiperplazi, hormonal dengesizliklere bağlı olarak ortaya çıkan bir durumdur ve genellikle düzenli jinekolojik kontrollerle erken tespit edilebilir. Tedavi seçenekleri, hiperplazinin tipine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Erken teşhis ve uygun tedavi, endometrial hiperplazi ile ilişkili komplikasyonları önlemekte önemli bir rol oynar. Hastaların düzenli sağlık kontrollerine devam etmeleri, belirtileri hemen rapor etmeleri ve sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapmaları, bu durumun yönetiminde önemli adımlardır.
Gelen sorular: Rahim zarı kalınlaşması endometrium hiperplazisi rahim kanserine dönüşür mü?, Rahim zarı kalınlaşması endometrium hiperplazisi çok kanama yapabilir mi?, Rahim zarı kalınlaşması endometrium hiperplazisi ultrasonda nasıl görünür?