Son adet tarihine göre 20. gebelik haftasından önce olan gebelik kayıplarına erken gebelik kaybı denir. Klinik olarak tanısı konmuş gebeliklerin % 15’inde erken gebelik kaybı görülür. Gebelik kayıplarının % 80’i ilk 12 hafta içinde olur. Erken gebelik kayıplarının % 70’inden fazlasında kromozom anomalileri sorumlu tutulmaktadır. Yaşın artmasına paralel olarak düşük oranı da artmaktadır. 25 yaşından küçük bir hastada gebelik kaybı % 12 oranında görülürken, hasta yaşı 40’ın üzerine çıktığında bu rakam % 26’ya yükselir.
Tekrarlayan düşük (Habitüel abortus) tanımına ise 3 kez üst üste yaşanan erken gebelik kaybı girer. Tekrarlayan düşüklerden sonra yeniden gebelik kaybı riski % 30-45 arasındadır. Geçmişte hiç canlı doğumu olmayan ve tekrarlayan düşükleri olan bir hastanın canlı bir bebek doğurma şansı % 55-60; en az 1 canlı doğum yapmış ve tekrarlayan düşükleri olan hastanın canlı bir bebek doğurma şansı % 70’tir. Hastanın yaşı ilerledikçe bu rakamlar da olumsuzlaşmaktadır.
Erken gebelik kayıplarında en sık neden kromozom hastalıklarıdır. Tekrarlayan gebelik kaybı olan çiftlerin % 3-8’inde de kromozom hastalığı vardır. Kromozom testleri geçmişte malformasyonu olan bir bebek öyküsü olan çiftler için özellikle önemlidir. Kromozom testinde anormallik varsa tedavi için yapılabilecek bir şey yoktur. Ancak kromozom testlerinde anormallik olan hastaların % 50’sinde gebelik elde edilebilir. Bu hastalara amniyosentez ya da koryon villus biyopsisi önerilmelidir.
→Amniosentez
→Koryon villus biyopsisi (CVS)
Kromozom testi pahalı bir yöntem olduğundan ancak tekrarlayan gebelik kaybı olan hastalara önerilmelidir.
Ülkemizde sperm ve yumurta (ovum) vericiliği yasalarla engellenmiştir. Ancak kromozom testlerinde patoloji saptanan çiftler için sperm ve/veya yumurta vericilerinden yararlanmak da bir tedavi seçeneğidir.
Sigara, alkol kullanımı dozla doğru orantılı olarak tekrarlayan erken gebelik kaybına neden olabilir. Egzersiz yapmak düşüğe yol açmayacağı gibi, yatak istirahati de düşüğe karşı belirgin bir koruma sağlamaz. İlaç ve kimya sanayinde çalışanlarda, elektrikli cihaz kullananlarda da düşük riski artmamıştır.
Kontrolsüz ve aşırı hormon hastalığı olmadığı sürece, hormon hastalıkları tekrarlayan gebelik kayıplarının nedeni değildirler. Tiroid hastalığı ya da diabetes mellitus gibi hastalıklar gebelik kayıplarına neden olabilir. Döllenme olduktan sonra, oluşan embriyonun beslenmesini sağlayacak bazı hormonların eksiliği de gebelik kaybına neden olabilir (luteal faz yetmezliği). Bu durumda doktorun önereceği şekilde eksik hormonu tamamlayacak ilaç tedavileri uygulanır.
Uterusun doğuştan kaynaklanan anomalilerinin ( Rahim ve vajinanın doğuştan anomalileri ) varlığında gebelik oluştuktan sonra rahim içinde barınamayarak düşük olabilir. Bunlardan en çok görüleni uterin septum denen rahimde perde ya da bölme olması durumudur. Bu tür durumlarda rahimdeki anomalinin cerrahi olarak düzeltilmesi ve rahim boşluğunda gebeliğin gelişmesine izin verecek yerin hazırlanması gerekir. Bu ameliyatların deneyimli ellerde batın ve rahim açılmadan da histeroskopi ile yapılması mümkündür. Bu şekilde yapılan ameliyatlardan sonra elde edilecek gebeliklere ait sonuçlar daha yüz güldürücüdür. Aynı şekilde uterusun iyi huylu uru olan myom da düşüğe neden olabilir.
→Gebelikte myom tehlikeli midir?
Eğer myom rahim içine doğru büyümüşse bu myomu çıkarmak için histeroskopi kullanılabilir. Eğer Myom(Leiomyom) bundan başka bir yerleşim gösteriyorsa açık ameliyat (laparotomi) veya küçük subseröz myomlar için laparoskopi yapmak gerekebilir. Ancak her myom düşüğe sebep olmayabilir. Bu nedenle her myom ameliyeatla alınacak diye bir kural yoktur. Myom veya myomlar büyüklüğüne ve yerleşimine göre değerlendirildikten sonra hekim ameliyatsız takibe de karar verebilir.
Bilinen infeksiyon etkenlerinden sadece Ureaplasma urealyticum’un tekrarlayan gebelik kaybına neden olabileceğine dair kuşku yaratacak bulgular vardır; yani bu mikroorganizma da kesin olarak suçlanamamaktadır. Diğer mikroorganizmaların böyle bir etkisi görülmemiştir. İnfeksiyon şüphesi olduğunda, klinik bulgular ışığında, doktorun önereceği antibiyotik tedavisini almak sorunu çözecektir.
Trombofili beyaz ırkta nispeten sık görülen bir hastalıktır. Kanın akışkanlığının azalması nedeniyle dolaşım bozukluğu görülür. Yeni oluşan embriyonu besleyen damarlarda da dolaşım bozukluğu olduğu için de gebelik kaybına neden olabilir. Gebelik saptanır saptanmaz hastaya kanın akışkanlığını düzenleyecek ilaçlar (düşük molekül ağırlıklı heparin) başlanmalıdır.
Vücudun kendi dokularını yabancı doku gibi algılayarak onlara saldırması bağışıklık sistemine ait bir hastalıktır (otoimmun hastalıklar). Trombofilidekine benzer şekilde antifosfolipid sendromunda da kanın akışkanlığı bozulmuştur ve embriyonu besleyecek damarlarda tıkanıklık olur. Gebelik saptanır saptanmaz hastaya düşük molekül ağırlıklı heparin ve düşük doz aspirin başlanmalıdır.
Tekrarlayan Gebelik Kaybı ve Habitüel Abortus: Nedenleri, Tanısı ve Yönetimi
Giriş
Tekrarlayan gebelik kaybı, birçok çiftin karşılaştığı acı verici bir durumdur. Habitüel abortus veya tekrarlayan düşük, üç veya daha fazla ardışık gebelik kaybını tanımlar. Bu durum, hem fiziksel hem de duygusal olarak zorlayıcı olabilir ve ailelerin üreme sağlığı konusunda derin endişelere neden olabilir. Bu makalede, tekrarlayan gebelik kaybının nedenleri, tanısı ve yönetimi üzerine odaklanılacak, bu zorlu durumu yaşayan çiftlere rehberlik sağlanacaktır.
Nedenleri
Tekrarlayan gebelik kaybının birden çok nedeni olabilir. Bu nedenler genellikle karmaşık bir kombinasyona dayanır ve uzman tıbbi inceleme gerektirir. Bazı yaygın nedenler şunlardır:
Genetik Faktörler: Ebeveynlerden geçen genetik anormallikler, tekrarlayan gebelik kaybına neden olabilir.
Anatomik Sorunlar: Rahim içi yapısal anormallikler veya rahimdeki polipler gibi anatomik sorunlar, gebeliğin sürdürülmesini zorlaştırabilir.
Hormonal Sorunlar: Hormonal dengesizlikler, özellikle tiroid bozuklukları, tekrarlayan düşüklere yol açabilir.
İmmünolojik Sorunlar: Anne vücudu, embriyonun kabul edilmesini engelleyen immunolojik reaksiyonlar gösterebilir.
Kromozomal Anormallikler: Embriyonun doğuştan gelen genetik problemleri, tekrarlayan gebelik kaybına neden olabilir.
Trombofilik Bozukluklar: Kan pıhtılaşma bozuklukları, kan damarlarının plaklarla tıkanmasına ve gebelik kaybına yol açabilir.
Tanısı
Tekrarlayan gebelik kaybının tanısı, bir dizi tıbbi test ve değerlendirme gerektirir. Bu testler genellikle çiftin hem genetik hem de anatomik yapılarını incelemeyi içerir. Tanı sürecinde şunlar değerlendirilir:
Genetik Testler: Ebeveynlerden alınan kan örnekleri, genetik anormallikleri belirlemek için incelenebilir.
Hormonal Testler: Tiroid fonksiyon testleri ve diğer hormonal testler, hormonal dengesizlikleri belirlemeye yardımcı olabilir.
Rahim İçi Yapısal İnceleme: Ultrason veya diğer görüntüleme yöntemleri kullanılarak rahim içindeki anormallikler değerlendirilir.
İmmünolojik Testler: Anne vücudunun embriyonu reddetme olasılığını belirlemek için immünolojik testler yapılabilir.
Kromozomal Analizler: Embriyonun genetik yapısını inceleyen kromozomal analizler tekrarlayan düşüklerin nedenlerini anlamak için yapılabilir.
Yönetim ve Tedavi
Tekrarlayan gebelik kaybının yönetimi, temelde tanıya dayanır. Tedavi planı, altta yatan nedenlere bağlı olarak kişiselleştirilir. Bu tedavi seçenekleri şunları içerebilir:
Genetik Danışmanlık: Eğer genetik anormallikler belirlenirse, çiftlere genetik danışmanlık ve yardım sunulabilir.
Hormonal Düzenleme: Hormonal bozukluklar tedavi edilebilir, bu da gebelik başarısını artırabilir.
Cerrahi Girişimler: Rahim içi polipler veya yapısal anormallikler gibi sorunlar cerrahi müdahale ile düzeltilebilir.
Trombofilik Bozukluk Tedavisi: Kan pıhtılaşma bozuklukları varsa, antikoagülanlar gibi ilaçlar kullanılabilir.
IVF ve Genetik Tarama: İleri düzey üreme teknolojileri, in vitro fertilizasyon (IVF) ve embriyo genetik tarama, tekrarlayan gebelik kaybı yaşayan çiftlere yardımcı olabilir.
İmmünolojik Tedaviler: İmmünolojik reaksiyonlar nedeniyle yaşanan gebelik kaybına yönelik özel tedaviler geliştirilebilir.
Sonuç
Tekrarlayan gebelik kaybı, çiftler için duygusal ve fiziksel olarak zorlayıcı bir durum olabilir. Ancak, doğru tanı ve etkili tedavi ile birçok çift, sağlıklı bir gebelik ve doğum şansını artırabilir. Uzman sağlık profesyonelleri tarafından yönlendirilen bir tedavi planı, çiftlere bu zorlu süreçte destek sağlamak için önemlidir. Ayrıca, çiftlere bu deneyimi paylaşan destek gruplarına katılma ve psikolojik destek arama konusunda teşvik edilmelidir. Tekrarlayan gebelik kaybı yaşayan çiftlere, umutlarını korumak ve sağlıklı bir gebelik için mücadele etmeleri konusunda cesaret verilmelidir.
Gelen sorular: Tekrarlayan gebelik kaybı, tekrarlayan düşük, rahim içinde tekrarlayan kalp atımı durması hangi sebeplerle olur?, Tekrarlayan gebelik kaybı ve tekrarlayan düşük tedavisi nasıldır?